Yerel esnafın belleklerde yer eden hikayelerini barındıran küçük dükkanlar, toplulukların ruhunu oluşturan unsurların başında gelir. Ancak, son yıllarda yaşanan ekonomik zorluklar, hızla değişen tüketim alışkanlıkları ve artan sanal ticaret, birçok dükkanın kapısını kapatmasına neden oldu. Ülkemizin köklü dükkanlarından biri de maalesef bu yazı ile birlikte tarihe karışıyor. Yarım asırdır faaliyet gösteren, kuşaklar boyunca aynı yerinde hizmet veren dükkan, artık sesizliğe büründü. Sadece ismi kaldı; geriye dönen anıların ve nostaljinin hatırası olarak.
Dükkan, ilk olarak 1975 yılında faaliyete geçtiğinde, bölgenin en popüler alışveriş noktalarından biriydi. Kırtasiye ve hediyelik eşya ürünleriyle dolup taşan rafları, pek çok ailenin çocukluğuna ve ilk okul anılarına eşlik etti. Ayrıca, yerel sanatçılara ev sahipliği yaparak, toplulukta kültürel etkinlikler düzenleyen bir mekan haline gelmişti. Dükkanın sahibi Hasan Bey, dükkanın açılışından bu yana bu mekanda vazgeçilmez bir figür oldu. Özellikle yaz aylarında çocuklar onun etrafında toplanmayı ve küçük sohbetler yapmayı severdi. Hasan Bey'in samimi sohbetleri, dükkanın kapısından içeri giren herkesin mutlaka bir akrabası gibi hissetmesine neden oluyordu.
Ancak, son yıllarda değişen şehir yapısı ve alışveriş alışkanlıkları, dükkanı etkisi altına aldı. Öncelikle, online alışverişin ve büyük alışveriş merkezlerinin yükselmesi, küçük dükkanların kapanmasının en büyük sebeplerinden biri oldu. İnsanlar, internet üzerinden daha kolay ve uygun fiyatlarla alışveriş yaparken, yerel esnafın gelirleri önemli ölçüde düştü. 2022 yılı itibarıyla, Hasan Bey dükkanı için mücadelesini sürdürdü, ancak maalesef taşın altına elini koyan yerel destek hayat bulamadı. Artık dayanamayan dükkan, 50. yılını doldurmasıyla sessiz sedasız kapanma kararı aldı.
Son günlerinde, dükkanın kapısında yerel halktan gelen duygu yüklü vedalar yaşandı. Birçok eski müşteri, o anları paylaşarak anılarını tazelemeye çalıştı. “Burası benim çocukluğumun geçtiği yer. Benim için çok özel. Dükkanın kapanması, yerel halk için büyük bir kayıp.” şeklinde ifadelerle dükkanın önünde bir araya gelen eski müşteriler, anıların ve eski günlerin hatırası olarak birer birer Hasan Bey ile vedalaşarak gitmişti.
Yarım asırlık dükkan, kapısında sadece ismi kalmış tarih kokan bir mekân olarak, toplum hafızasında özel bir yere sahip olmaya devam edecek. Bu gibi dükkanlar, sadece mal alışverişi yapılan yerler değil; aynı zamanda anıların, dostlukların ve sosyal bağların inşa edildiği mekânlardır. Şimdi kapılarını kapatan dükkan, yalnızca kendisinin değil, bir neslin anılarının da sona erdiğini simgeliyor. Şehir olarak, böyle yerleri koruma altına almalı, geçmişten gelen değerlerimizi unutmamalıyız.
Artık sadece isim kaldığı bu dükkanla birlikte, pek çok yerel esnaf benzer sorunları yaşamaktadır. Dükkan kapanması, yalnızca bir işletmenin kaybı değil; aynı zamanda sokaklarımızın, yaşam alanlarımızın ve toplulukların ruhunu yitirmesi anlamına geliyor. Bizlerin de desteklemesi gereken, yerel iş yerleridir. Kapanan her dükkan, yerel kültürümüzün bir parçasının sona ermesine neden oluyor.
Hasan Bey ve ailesinin yarım asır süren emekleri, unutulmaz bir yaşam hikayesi olarak kalacak. Geçmişin hatıralarını yaşatan ve yaşatan dükkanlar, yerel halkın desteğiyle ayakta kalabilir. Bu nedenle, bizim için büyük bir anlam taşıyan dükkanları yaşatmaktan geçiyor her şey. Gedecek miyiz, adım atacak mıyız? Hayat yokuşlarında, dükkanların yanı başında dönen hikayeleri bir kenara bırakmak yerine, yeniden hayat vermek hepimizin elinde.