Doğu Anadolu'nun küçük bir köyünde yaşayan 8 yaşındaki Meryem, son dönemde yaşadığı zorluklarla dikkatleri üzerine çekti. 25 kilodan 10 kiloya düşen küçük kız, ailesinin maddi imkânsızlıkları nedeniyle yeterli gıda alamadığı için açlıkla mücadele ediyor. Meryem'in durumu, köydeki diğer ailelerle birlikte, yetersiz beslenmenin neden olduğu kriz halinin bir örneği. Yerel insanlara bu konuda yardımcı olmayı amaçlayan kampanyalar düzenleniyor. Peki, Meryem'in hayat hikâyesi ve bu zorluğun üstesinden gelmek için neler yapılabilir?
Küçük Meryem, enerjisi ve neşesiyle tanınan bir çocukken, son aylarda yaşadığı yoksulluk nedeniyle ruhsal ve fiziksel olarak büyük bir değişim geçirdi. Ailesinin gelir seviyesi, tarım ve hayvancılık ile sınırlı, ayrıca, son yıllarda yaşanan iklim değişikliği nedeniyle tarım ürünlerinde büyük kayıplar yaşandı. Bu durum, Meryem gibi çocukların beslenme sorunları yaşamasına neden oluyor. Annesi Fatma, Meryem’e günde sadece bir öğün yemek hazırlayabildiğini, çoğu zaman bu öğünün de ya ekmek ya da kalıntılardan oluştuğunu belirtiyor. “Onu aç görmek kalbimi parçalıyor. Elimden geleni yapmaya çalışıyorum ama bazen ay sonunu getirmek bile çok zor” diyor.
Yerel sivil toplum kuruluşları, Meryem ve diğer aç çocukların durumuna dikkat çekmek için sosyal medya kampanyaları başlattı. "Bir Tabak Yemeğe Ne Dersin?" sloganıyla yürütülen kampanya, köydeki ailelere gıda yardımı yapmayı hedefliyor. Yerel halk, sosyal medya üzerinden bu kampanyayı destekleyerek, Meryem gibi çocukların yaşadığı bu zor durumu paylaşmaya teşvik ediliyor. "Bu kampanya sadece Meryem için değil, onun gibi binlerce çocuk için" diyen kampanya sözcüsü, insanların yardıma ihtiyacı olduğunu vurguluyor.
Meryem'in hikâyesi, açlığın sadece bireysel bir sorun olmadığını, aynı zamanda toplumsal bir kriz haline geldiğini gösteriyor. Her çocuğun yeterli gıda alma hakkı olduğunu unutmamalıyız. Meryem'i ve onun gibi zor durumda olan çocukları desteklemek, sadece bir insanlık görevi değil, aynı zamanda toplumumuzun geleceği için atılacak önemli bir adım. Bu nedenle, Meryem’e yardım etmek isteyenler, kampanyalara katılabilir ve maddi yardımda bulunabilirler. Bazen bir tabak yemek, bir çocuğun hayatını değiştirebilir.
Herkesin yardımıyla Meryem’in ve diğer çocukların hayatlarındaki bu karanlık dönem aydınlatılabilir. Onların umut dolu gözleri, geleceğe dair yeni bir dönemin başlangıcının habercisi olabilir. Unutmayalım ki, bugün Meryem’in yanında olursak, yarın belki de bu toplumun en güzel neşesi olacak. Yardım etmek için hiçbir zaman geç değil! Meryem ve ona benzer hikâyelerin son bulması dileğiyle.