Son yıllarda deniz kirliliği ile mücadelede neredeyse felç olan İstanbul, 2023 yazında hiç beklenmedik bir tehditle karşı karşıya: müsilaj. Marmara Denizi'nin yüzeyini kaplayan bu tehlike, yalnızca görüntü kirliliği yaratmakla kalmıyor; deniz canlılarının yaşamını da tehdit ediyor. Uzmanların "kabus geri döndü" şeklinde yorumladığı bu durum, şehrin ekosistemi üzerine büyük bir risk oluşturuyor. Özellikle artan kirlilik, aşırı sıcaklıklar ve insan faktörünün etkisiyle, müsilajın daha da yayılacağı öngörülüyor.

İstanbul’da Müsilaj Sorununun Nedenleri

Marmara Denizi’nde müsilaj oluşumunun temel sebepleri arasında, artan su sıcaklıkları ve kirlilik seviyeleri yer alıyor. Özellikle fosfor ve azot gibi besin maddelerinin deniz suyuna karışması, plankton büyümesini tetikliyor ve bu da müsilajın ortaya çıkmasına neden oluyor. İstanbul'daki sanayi tesisleri, atık su deşarjları ve tarımsal gübre kullanımı, bu durumu daha da kötüleştiren faktörlerden sadece birkaçıdır. Uzmanlar, bu kirliliğin uzun vadede İstanbul’un deniz yaşamını ciddi şekilde tehdit ettiğini belirtiyor.

Çözüm Arayışları ve Gelecek Perspektifi

Müsilajla mücadele konusunda İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilgili diğer kurumlar çeşitli çözüm önerileri üzerinde çalışıyor. Atık su arıtma tesislerinin güçlendirilmesi, deniz temizliği için daha sıkı önlemler alınması ve kamuoyunun bilinçlendirilmesi gibi adımlar, bu sorunun üstesinden gelmek için atılacak ilk adımlar arasında. Ayrıca, uzmanlar, denizden toplanan müsilajın doğru bir şekilde bertaraf edilmesi gerektiğini de vurguluyor. Ancak bu sürecin, sadece belediye ile değil, aynı zamanda vatandaşların da destek vermesiyle etkili olacağı belirtiliyor. Gelecekte İstanbul’un denizlerinin temiz ve sağlıklı kalabilmesi için herkesin sorumluluk alması gerekmektedir.

Marmara Denizi’nde müsilaj tehlikesinin geri dönmesi, sadece yerel değil, uluslararası bir sorun haline de gelebilir. Birçok uzman, bu problemin sadece İstanbul ile sınırlı kalmayıp diğer kıyı şehirlerini de etkilemeyi sürdüreceğini belirtmektedir. Dolayısıyla, bu konuda yapılacak her türlü çalışma, sadece İstanbul’un değil, tüm Marmara Bölgesi'nin ekosistemi için büyük bir önem taşımaktadır. Özetle, müsilaj sorununun çözümü için kolektif bir çaba gerekmektedir; aksi takdirde denizlerimizdeki hayat ciddi şekilde tehlikeye girecektir.