Geçtiğimiz dakikalarda İstanbul’da meydana gelen bir deprem, kentte büyük bir paniğe yol açtı. 5 Temmuz 2025 tarihinde gerçekleşen bu sarsıntının ardından, birçok İstanbullu sosyal medya üzerinden gelişmeleri paylaştı ve anlık durum güncellemelerini takip etmeye başladı. Peki, bu deprem nerede oldu ve büyüklüğü neydi? Kandilli Rasathanesi ve AFAD tarafından yapılan açıklamalar doğrultusunda, depremle ilgili tüm bilgilere ulaşabilirsiniz.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nün yaptığı ilk açıklamalara göre, İstanbul'da meydana gelen depremin merkez üssü, Avrupa Yakası'nda yer alan bir bölgede kaydedildi. Depremin büyüklüğü ise 4.7 olarak ölçüldü. Bu durum, özellikle yüksek katlı binalarda ikamet eden vatandaşların büyük bir endişe hissetmesine neden oldu. Duruşan bina veya yapısal hasar bildirimleri gelmemesine rağmen, yaşanan sarsıntı, geçmiş dönemlerde yaşanan büyük depremlerin anısını tazeledi.
Deprem haberinin yayılmasıyla birlikte, sosyal medya platformları da tam anlamıyla hareketlendi. Twitter, Instagram ve Facebook gibi sosyal ağlarda, depremle ilgili son dakika haberleri ve kişisel deneyimler hızla paylaşıldı. Örneğin, bazı kullanıcılar depremin ardından dışarı çıkarak yaşadıkları anları paylaştı, bazıları ise güvenlik önerileri ve dikkat edilmesi gereken hususları vurguladı. Uzmanlardan gelen açıklamalara göre, depremin ardından yaşanabilecek olumsuz durumlar için önlem alınması gerektiği ifade edildi. Artçı sarsıntılar konusunda da uyarılarda bulunan uzmanlar, vatandaşların dikkatli ve hazırlıklı olmalarını vurguladı.
Resmi kurumlar da bu süreçte durumu takip ettiklerini ve depremin ardından acil durum planlarının devreye alındığını açıkladı. AFAD, vatandaşlardan gelen ihbarları anlık olarak değerlendirdiğini ve gerekli görülmesi halinde bölgeye ekip gönderileceğini belirtti. Ayrıca, depremin büyüklüğü ve derinliği gibi teknik verilerin anında güncellendiği ifade edildi. İstanbul’da yaşayan herkesin bu tür olaylara karşı hazırlıklı olması gerektiğini söyleyen uzmanlar, bilgi kirliliğine karşı resmi kaynakları takip etmelerini öneriyor.
Sonuç olarak, İstanbul'da meydana gelen bu deprem, herkes için bir hatırlatıcı niteliği taşıyor. Binaların depreme dayanıklılığı, acil durum planlarının gözden geçirilmesi ve genel anlamda toplumun deprem bilincinin artırılması gerektiği bir kez daha ortaya çıktı. Yaşanan sarsıntının ardından emniyet ve sağlık kurumlarının hızlıca devreye girmesi, il genelinde güvenliği sağlama noktasında önemli bir adımdı. Umuyoruz ki, bu tür olaylar İstanbul halkı için yalnızca bir hatırlatma olur ve daha büyük felaketlerin önüne geçilebilir.