Son günlerde Gazze'de yaşanan insani kriz, İsrail'in devam eden askeri operasyonları ile daha da derinleşti. Savaşın acımasız yüzü, bölgedeki insanların hayatlarını tehdit ederken, 6 masum insanın yaşamını yitirmesiyle sonuçlandı. İnsani yardımların yok denecek kadar azaldığı bu dönemde, Gazze'deki halkın karşı karşıya kaldığı açlık ve yoksulluk, dünya genelinde de büyük bir tepkiyle karşılanıyor. Gazze'nin dar sokaklarında, besin maddelerinin fiyatları tavan yaparken, temel gıda ürünlerinin kıtlığı insanları çaresiz bırakıyor.
İsrail Hava Kuvvetleri'nin Gazze'ye düzenlediği saldırılar, günlük yaşamı tamamen alt üst etmiş durumda. Yüz binlerce insan, bombaların gölgesinde yaşamaya çalışırken, insani yardımlara erişim giderek zorlaşıyor. Sağlık kuruluşları, hastanelerin hizmet vermekte zorlandığını ve yaralıların tedavi edilmesi için gerekli malzemelerin eksik olduğunu aktarıyor. Bunun yanı sıra, Gazze'deki halkın en temel ihtiyaçlarından biri olan gıda maddelerine ulaşım, saldırıların şiddetiyle daha da zor hale geldi. İnsanlar, market raflarındaki boşlukları görünce çaresizliğin ne demek olduğunu daha iyi anlıyorlar.
Birçok ülke ve uluslararası kuruluş, Gazze'deki durumu yakından takip etse de, bu insani krize karşı atılan adımlar yetersiz kalıyor. İnsani yardımların ulaştırılması için gerekli anlaşmaların sağlanması adına yapılan müzakerelerin başarısız olması, bölge halkının yaşam mücadelesini daha da zor hale getiriyor. Gıda ve su kaynaklarının hızla tükendiği Gazze'de, herkesin gözü, uluslararası toplumun atacağı adımlara çevrildi. Sadece son 24 saat içinde yaşanan 6 can kaybı, savaşın insanların hayatındaki yıkıcı etkilerini bir kez daha gözler önüne serdi.
Bu noktada, bölge halkının yaşadığı acılar karşısında sessiz kalan uluslararası kamuoyunun sorumluluğu büyüyor. İnsani krizlerin çözümü için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiği aşikâr. Gazze'deki insanlar sadece barınma ve temel ihtiyaçlarını karşılamakla kalmıyor; aynı zamanda hayatta kalmak için de savaşıyorlar. Evlerinden uzakta, ağaçların ardında ya da bombaların altında saklanarak hayatta kalma mücadelesi veren bu insanlar için gerek uluslararası yardım kuruluşlarının, gerekse de devletlerin harekete geçmesi şart.
Gazze'deki durumun bir an önce düzelmesi, barışın ve huzurun sağlanabilmesi için tüm dünyanın ortak bir sorumluluk üstlenmesi gerekiyor. Her gün artan açlık, çaresizlik ve korku dolu anların son bulması için toplumların beraber hareket etmesi elzem. Son olarak, bu felakete çare olabilmek adına, halkın sesinin duyulması ve yardım ulaştırılması için harekete geçilmeli. Gazze'de bir daha can kaybı yaşanmaması için, tüm güçler bir araya gelmeli, açlık ve yoklukla dolu bir geleceği engellemek için çaba göstermelidir.