Geleneksel Türk sanatlarının önemi, kültürel mirasın korunması açısından oldukça büyük. Özellikle, atalarımızdan miras kalan el sanatları ve zanaatlar, geçmişle bağlantımızı güçlendirirken, aynı zamanda toplumsal değerlerimizi de yaşatmaktadır. Bu bağlamda, 21 yıldır birlikte çalışan bir çift, dedelerinin bıraktığı değerli mirası sürdürmekte ve gelecek nesillere aktarmakta kararlılar. Adana’nın gözde mahallelerinden birinde yer alan atölyelerinde, sanatlarını icra eden Ayşe ve Mehmet, sadece el işçiliği yapmakla kalmayıp, aynı zamanda öğrencilere de bu değerleri öğretmeyi görev ediniyor.
Ayşe ve Mehmet’in hikayesi, iki kişinin bir araya gelip bir sanat dalında nasıl güçlü bir dayanışma gösterebileceğini gösteriyor. Çift, yüzyıllardır süregelen el sanatları geleneğini sürdürme kararlılığıyla, bu sanatları sadece kendileri yapmakla kalmayıp, aynı zamanda yerel gençlere de öğretmekte. Dedeleri, bu sanatı icra ederken, onları her zaman desteklemiş ve sürenin getirdiği değişimlere karşı adaptasyon göstermelerini istemiş. Bu mirası yaşatmanın, hem kendileri hem de toplumu açısından büyük bir sorumluluk olduğunu düşünen çift, yerele bağlı kalarak, şehirdeki gençlerin farkındalığını artırmak için çeşitli etkinlikler düzenliyorlar.
Ayşe ve Mehmet, sadece birer zanaatkar değil, aynı zamanda birer öğretmen ve mentor olarak da öne çıkıyorlar. Kültürel mirasın korunabilmesi için genç neslin bu değerlere sahip çıkması gerektiğine inanan çift, atölyelerinde düzenledikleri eğitim programları ile gençleri bu sanata yönlendiriyor. Eğitimlerine katılan gençler, hem geleneksel zanaatları öğreniyor hem de sosyal sorumluluk projelerine katkıda bulunuyorlar. Almış oldukları eğitimle, öğrenciler hem el becerilerini geliştiriyor hem de dedelerinin mirasına ait olan bu değerli sanatı gelecek nesillere taşımak için ilham alıyorlar. Ayşe ve Mehmet, öğrencilerin bu sürecin bir parçası olmalarından büyük mutluluk duyuyorlar.
21 yıl boyunca sürdürdükleri bu geleneğin, sadece kendileri için değil, toplumun farklı kesimleri için de büyük bir anlam taşıdığını vurgulayan çift, bu tür etkinliklerin sadece zanaatın yaşatılması değil, aynı zamanda sosyal bağların kuvvetlenmesi noktasında da önemli olduğuna dikkat çekiyor. Dedeleri gibi, evlatlarına da bu değerli bilgileri aktarmaktan ve onları geleceğe taşımaktan büyük mutluluk duyuyorlar.
Sonuç olarak, Ayşe ve Mehmet, dedelerinden devraldıkları bu mirası, azimle ve sevgiyle yaşatmaya devam ediyorlar. Derin bir bağlılık ve fedakarlık ile yürüttükleri bu süreç, sadece kendi hayatlarının değil, çevrelerinin de kültürel zenginliklerini artırıyor. Geleneksel sanatların her zaman anılacak bir değeri olduğunu hatırlatan çift, bu değerleri yaşatmaya ve öğretmeye devam edecek gibi görünüyor. Dedelerinin mirası, onların ellerinde daha da güçlenerek, gelecek nesillere aktarılmak üzere hayat bulmaya devam edecek.