Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bosna-Hersek’in Srebrenitsa şehrinde 1995 yılında gerçekleşen Srebrenitsa Soykırımı’nın yıl dönümünde önemli bir mesaj verdi. Her yıl düzenlenen anma töreninde yaptığı konuşmada, soykırımın unutulmaması ve benzer olayların bir daha yaşanmaması için uluslararası toplumun üstlenmesi gereken sorumlulukları vurguladı. Erdoğan’ın konuşması, sadece Bosna-Hersek değil, tüm insanlık açısından büyük bir önem taşıyor. Bu gişeyi anlamak ve değerlendirmek için soykırımın tarihsel bağlamını göz önünde bulundurmak gerekiyor.
Srebrenitsa Soykırımı, 1992-1995 yılları arasında süren Bosna Savaşı sırasında, Bosnalı Sırp güçleri tarafından gerçekleştirilen bir dizi toplu öldürme ve soykırıma işaret etmektedir. Temmuz 1995'te, Bosna-Hersek'in doğusunda bulunan Srebrenitsa'da, binlerce Bosnalı Müslüman sistematik bir şekilde hedef alındı. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından güvenli bölge olarak ilan edilen Srebrenitsa, bu dönemde Sırp güçlerinin saldırılarına maruz kaldı ve yaşanan olaylar günümüzde hala unutulmamıştır. Uluslararası Mahkeme tarafından tanınan soykırım, Bosna'daki iç savaşın en karanlık dönemlerinden biri olarak hafızalarda yer etmektedir. Erdoğan, Srebrenitsa’nın unutulmaması adına Türkiye’nin bu süreçteki tutumunu ve sorumluluğunu da dile getirdi.
Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, “Srebrenitsa’nın acıları unutulmayacak, kayıplarının hatırası daima yaşayacak” ifadelerini kullanarak toplumsal adaletin önemini vurguladı. Bu tür acıların bir daha yaşanmaması için dünya genelinde barış ve adaletin sağlanması gerektiğine dikkat çekti. Türkiye’nin, Bosna-Hersek ile olan ilişkilerini güçlendirme ve her zaman yanında olma konusundaki kararlılığını yineleyen Erdoğan, “Biz, insanlığa karşı işlenmiş bu suçların üzerini örtmeyeceğiz. Geçmişte yaşananlar, geleceği şekillendirmenin bir parçasıdır. Bunun için etkili adımlar atmalıyız” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı'nın Srebrenitsa Soykırımı'na dair verdiği mesaj, sadece bir anma değil aynı zamanda gelecekteki nesillere bir ders niteliği taşıyor. Soykırımın yarattığı derin yaraların iyileşmesi için uluslararası işbirliğinin önemine işaret etti. Konuşmasında, “Dünyanın dört bir yanında, adalet talep edenlerin sesleri duyan bir toplum oluşturmalıyız” diyerek, uluslararası camiaya çağrıda bulundu.
Türkiye’nin Srebrenitsa Soykırımı’na olan duyarlılığı, yalnızca anma törenleri ile sınırlı kalmayıp, aynı zamanda tarihsel ve kültürel bağların pekiştirilmesi, Bosna’daki insan hakları ihlallerinin önlenmesi adına yapılan diplomatik girişimlerle de kendini göstermektedir. Erdoğan, “Bir daha asla böyle travmalara maruz kalmamalıyız. Geçmişten ders alarak, geleceğimizi inşa etmeliyiz” diyerek, bu acıların emperyalizme ve saldırganlığa karşı durulması gereken bir uyanış noktası olduğunu belirtti.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Srebrenitsa Soykırımı anmasındaki mesajı, sadece bu kara tarihin unutulmaması için değil, aynı zamanda adalet, barış ve insan haklarını gözeten bir dünya düzeni için verilen büyük bir çağrıdır. Umarız ki, tarihsel hatalar tekrarlanmaz ve akıllarda yer eden bu acı hatıralar bir daha yaşamayız. Srebrenitsa Soykırımı’nın hatırası, insanlığın geleceğine ışık tutmalı ve barışa ulaşma yolunda bir ortak sorumluluk olarak kalmalıdır.