Son günlerde Eurostat tarafından yayımlanan veriler, Avrupa'daki ekonomik eşitsizlikleri ve yoksulluk oranlarını gözler önüne serdi. Kıtanın en çok yoksullaşan üç ülkesi, hem sosyal hem de ekonomik göstergeleri ile dikkat çekiyor. Bu ülkelerde yaşayan milyonlarca insan, artan yaşam maliyetleri ve azalan iş imkanları nedeniyle zor bir dönemden geçiyor. Peki, 2023 verilerine göre en fazla yoksullaşan ülkeler hangileri? Gelin birlikte inceleyelim.
Eurostat'ın açıkladığı rapora göre, yoksulluğun artmasına sebep olan temel etkenler arasında ekonomik durgunluk, artan enflasyon ve işsizlik yer alıyor. Bu ülkelerde özellikle genç nüfus, yüksek düzeyde işsizlikle karşı karşıya. Eğitim seviyelerine bağlı olarak da yoksulluk oranları yükseliyor; bu durum, gelecekteki sosyal hareketliliği de tehdit ediyor. Ekonomistlere göre, yoksullukla mücadelede temel stratejilerin bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Eğitim, istihdam ve sosyal destek programlarının güçlendirilmesi, bu ülkelerdeki sosyo-ekonomik yapıyı düzeltebilir.
Eurostat verilerine göre, en çok yoksullaşan ülkelerin başında Romanya geliyor. Yoksulluk oranı son yıllarda ciddi bir artış göstererek %30’a ulaşmış durumda. Daha sonra gelen ülkeler arasında Bulgaristan ve Yunanistan yer alıyor. Her iki ülke de yüksek işsizlik oranları ve düşük gelir seviyeleri ile mücadelesini sürdürüyor. Özellikle Yunanistan'da, ekonomik kriz sonrası toparlanma süreci yavaş ilerlemekte ve bu durum halkın yoksulluk oranını artırmakta.
Bir diğer dikkat çeken nokta, bu ülkeler arasındaki sosyal güvenlik sistemlerinin yetersizliği. Yoksulluğun son çarelerini desteklemek üzere bir sosyal güvenlik şemsiyesi olmadığı için birçok insan, temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorluk çekiyor. Ayrıca, özellikle kırsal kesimde yaşayanlar, iş bulma konusunda daha fazla zorluk yaşıyor ve dolayısıyla yoksulluk riski artıyor.
Özellikle Romanya'da yapılan araştırmalara göre, son iki yıl içerisinde genel ekonomik durum kötüleşti ve bu durum, yoksulluk oranlarını derinleştirdi. Çalışanların büyük bir kısmı düşük ücretli sektörlerde çalışarak geçim sağlamaya çalışıyor. Ekonomik fırsatların azlığı nedeniyle birçok genç, ülkeyi terk etme yoluna gidiyor. Böylece, hem iş gücü hem de nüfus azalıyor, bu da ekonomik durumu daha da kötüleştiriyor. Bulgaristan ve Yunanistan'da da benzer bir durum söz konusu; gençlerin ülke dışına göçü, bu ülkelerde ciddi bir toplumsal sorun haline gelmiş durumda.
Sonuç olarak, Eurostat verileri, Avrupa'nın bazı bölgelerinde derinleşen yoksulluk sorununu ortaya koyuyor. Yoksulluk oranlarının artışı sadece ekonomik değil, sosyal boyutları da olan bir meseledir. Ülkelerin, bu durumu aşmak için acil önlemler alması ve toplumun tüm kesimlerini kapsayan stratejiler geliştirmesi büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, yoksulluk sosyal bir patlama noktasına ulaşabilir ve bu durum, hem bireyler hem de ülkeler için yıkıcı sonuçlar doğurabilir. Gözler, bu ülkelerdeki gelişmelere çevrilmişken, yoksullukla mücadele her zamankinden daha acil bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkıyor.